Table of Content |
Stats |
Skills |
Skill Ascension |
Related Items |
Gallery |
Sounds |
Quotes |
Stories |
Stats
Lv | HP | Atk | Def | CritRate% | CritDMG% | Bonus Atk% | Materials | Total Materials |
1 | 775 | 20.48 | 49.21 | 5.0% | 50.0% | 0% | ||
20 | 1991 | 52.61 | 126.43 | 5.0% | 50.0% | 0% | 1 3 3 20000 | 1 3 3 20000 |
20+ | 2570 | 67.91 | 163.19 | 5.0% | 50.0% | 0% | ||
40 | 3850 | 101.72 | 244.45 | 5.0% | 50.0% | 0% | 3 2 10 15 40000 | 1 13 18 60000 3 2 |
40+ | 4261 | 112.59 | 270.57 | 5.0% | 50.0% | 6.0% | ||
50 | 4901 | 129.51 | 311.22 | 5.0% | 50.0% | 6.0% | 6 4 20 12 60000 | 1 33 18 120K 9 6 12 |
50+ | 5450 | 144.0 | 346.05 | 5.0% | 50.0% | 12.0% | ||
60 | 6090 | 160.92 | 386.7 | 5.0% | 50.0% | 12.0% | 3 8 30 18 80000 | 1 63 18 200K 9 14 30 3 |
60+ | 6501 | 171.79 | 412.82 | 5.0% | 50.0% | 12.0% | ||
70 | 7141 | 188.68 | 453.42 | 5.0% | 50.0% | 12.0% | 6 12 45 12 100K | 1 108 18 300K 9 26 30 9 12 |
70+ | 7552 | 199.55 | 479.55 | 5.0% | 50.0% | 18.0% | ||
80 | 8192 | 216.47 | 520.2 | 5.0% | 50.0% | 18.0% | 6 20 60 24 120K | 1 168 18 420K 9 46 30 9 36 6 |
80+ | 8604 | 227.34 | 546.32 | 5.0% | 50.0% | 24.0% | ||
90 | 9244 | 244.26 | 586.97 | 5.0% | 50.0% | 24.0% |
Skills
Active Skils
Normal Saldırı: Ruh Meskeni Yıldırım Oku | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Arka arkaya en fazla 3 ok atar. Daha isabetli ve daha yüksek Hasar veren bir Nişan alırken okun ucunda Elektrik enerjisi birikir. Tam yüklü bir ok Havadayken yaylım ok atışı yapar ve dalışa geçerek yere vurur. Yere vurduğunda Alan Hasarı verir. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Gece Sapanı | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ororon, Gece Rüzgarının Ustalarının kadim ve mistik bir tekniğini kullanarak gece yarısı renginde bir Yakında başka düşmanlar olduğunda Ruh Küresi onların arasında seker ve Gece Ruhu tesirli Küre, 3 defa sektikten sonra veya uygun hedef kalmadıysa yok olur. "İnsanlar hep geleceği bilmek isterler ancak bunun nedeni henüz yapmaları gereken şeyi keşfedememeleri olabilir... Pardon, yine karmaşık laflar etmeye başladım, değil mi?" | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Özel Sıçrama | |||||||||||||||||
Bu karakter Natlan'da olduğunda Basılı Tutarak Filojiston harcayıp Çifte Roket Sıçraması yapılabilir. Filojiston tamamen tükendiğinde Çifte Sıçrama yapmak için Dayanıklılık harcanır. | |||||||||||||||||
|
Karanlık Seslerin Yankıları | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Ororon, kadim bir ayin düzenleyerek Gece Ruhu tesirli ·Yakındaki düşmanları sürekli kışkırtarak saldırılarını kendine çeker. ·Sürekli olarak döner ve Gece Ruhu tesirli Yeterince keskin duyuları olanlar, tüm varlıklardan yayılan en ince sesleri bile duyabilirler. Bu sayede uzun ve ışıksız gecelerde bile yollarını kaybetmezler. | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Passive Skills
Kılık Değiştirme Büyüsü | |
Kendi grup üyelerinin uçma Hızı %15 artar. Aynı etkiyi veren Pasif Yeteneklerle birikmez. |
Gece Diyarının Armağanı: Akan Sis, Canlı Gölgeler | |
Ororon, Natlan'da Filojiston Mekanikleri bulunan bir bölgedeyken "Gece Ruhu Aktarımı: Ororon" kullanabilir. Aktif karakter havadayken Ororon'a geçildiğinde şu etkiler tetiklenir: Ororon yükseğe sıçrar. Gece Ruhu Aktarımı grubun tarafından her 10 saniyede bir tetiklenebilir. Nişan Alma Modu basılı tutulduğunda Ororon "Ruh Sözü" durumuna girerek "Gece Ruhu Grafitileri" ve "Gece Ruhu Mühürleri" ile etkileşime geçebilir ve onlardan bilgi ile güç alabilir. Bu nesnelerle etkileşime geçme kuralları, Iktomizor etkileşimi kurallarıyla aynıdır. Ayrıca sıçrama butonuna basılı tutulduğunda Ororon 75 Dayanıklılık tüketir ve sıçrar. Natlan'da Filojiston mekaniklerinin olduğu bir bölgedeyken, Ororon daha yükseğe sıçramak için öncelikle 5 Filojiston tüketir. Ororon havadayken Normal Saldırısı Basılı Tutulduğunda Filojiston veya Dayanıklılık tüketerek Nişan Alma Moduna girebilir. |
Gece Gölgesi Sinestezisi | |
Yakındaki bir grup üyesi bir Gece Ruhu Patlaması tetiklediğinde Ororon 40 Gece Ruhu puanı kazanır. Element Becerisini kullandıktan sonra 15 saniyeliğine diğer grup üyelerinin Ororon en fazla 80 Gece Ruhu puanına sahip olabilir. Ayrıca yakındaki düşmanlar, yakındaki diğer karakterlerden Ororon'un Gece Ruhunun Lütfu durumu 6sn sürer. |
Suret Katalizörü | |
Yakındaki aktif karakterin Normal, Yüklü veya Havadan Saldırısı bir düşmana isabet ettiğinde bu karakter için 3 Enerji yenilenir. Ororon alanda değilse Ororon için de 3 Enerji yenilenir. Bu etki her 1 saniyede bir tetiklenebilir, etki süresi boyunca 3 defa tetiklenebilir. |
Constellations
Sisli Ormandaki İzler | |
Ayrıca |
Bal Şarabını Saklayan Ana Arı | |
%8 Ayrıca bu sürede Element Patlaması |
Tünemiş Yarasanın Ruh Kafesi | |
Maksimum yükseltme seviyesi 15'tir. |
Gece Rüzgarının Sırları Misali | |
Element Patlaması Ayrıca Ororon, |
Ruh İçin Bir Hediye | |
Maksimum yükseltme seviyesi 15'tir. |
Derin Pınarların Kasidesi | |
Pasif Yetenek Gece Gölgesi Sinestezisi ile Süper Duyu tetiklendikten sonra 9 saniyeliğine aktif karakterinin Saldırısı %10 artar. En fazla 3 kademe birikir, her kademenin süresi birbirinden bağımsızdır. Ayrıca, Element Patlaması "Gece Gölgesi Sinestezisi" Pasif Yeteneğinin açılmış olması gerekir. |
Skill Ascension
Gallery
Sounds
Title | EN | CN | JP | KR |
Party Switch | ||||
Party Switch when teammate is under 30% HP | ||||
Party Switch under 30% HP | ||||
Opening Chest | ||||
Normal Attack | ||||
Medium Attack | ||||
Heavy Attack | ||||
Taking Damage (Low) | ||||
Taking Damage (High) | ||||
Battle Skill #1 | ||||
Battle Skill #3 | ||||
loc_combat_sound_1000500 | ||||
Sprinting Starts | ||||
Jumping | ||||
Climbing | ||||
Heavy Breathing (Climbing) | ||||
Open World Gliding (Start) | ||||
Open World Idle | ||||
Fainting |
Quotes
Audio Language:
Title | VoiceOver |
Merhaba | |
Sohbet: Tuhaf İnsanlar | |
Sohbet: Hedef | |
Sohbet: Duman | |
Yağmur Yağdığında | |
Yıldırım Düştüğünde | |
Kar Yağdığında | |
Güneş Açtığında | |
Çölde | |
Günaydın | |
İyi Günler | |
İyi Akşamlar | |
İyi Geceler | |
Ororon Hakkında: İletişim | |
Ororon Hakkında: Çözülmemiş Sır | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Hakkımızda: Özür | * "Yanmaya Mahkum Gökkuşağı" görevini tamamla. |
Hakkımızda: Teşekkür Hediyeleri | * 6. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Önsezi Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Paylaşılacak Bir Bilgi | |
İlginç Şeyler | |
Xilonen Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Kinich Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Chasca Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Ifa Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Citlali Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Iansan Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Mavuika Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Yüzbaşı Hakkında | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Ororon Hakkında Daha Fazlası: I | |
Ororon Hakkında Daha Fazlası: II | * 3. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Ororon Hakkında Daha Fazlası: III | * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Ororon Hakkında Daha Fazlası: IV | * 5. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Ororon Hakkında Daha Fazlası: V | * 6. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Ororon'un Hobileri | |
Ororon'un Sorunları | |
En Sevdiği Yemek | |
En Sevmediği Yemek | * "Yanmaya Mahkum Gökkuşağı" görevini tamamla. |
Hediye Alma: I | |
Hediye Alma: II | |
Hediye Alma: III | |
Doğum Günü | |
Yükseltme Hakkında: Giriş | * 1. Yükseltme Aşamasında açılır. |
Yükseltme Hakkında: Gelişme | * 2. Yükseltme Aşamasında açılır. |
Yükseltme Hakkında: Zirve | * 4. Yükseltme Aşamasında açılır. |
Yükseltme Hakkında: Sonuç | * 6. Yükseltme Aşamasında açılır. |
Element Becerisi: I | |
Element Becerisi: II | |
Element Becerisi: III | |
Element Patlaması: I | |
Element Patlaması: II | |
Element Patlaması: III | |
Hazine Sandığı Açma: I | |
Hazine Sandığı Açma: II | |
Hazine Sandığı Açma: III | |
Düşük Can: I | |
Düşük Can: II | |
Düşük Can: III | |
Düşük Canlı Takım Arkadaşı: I | |
Düşük Canlı Takım Arkadaşı: II | |
Yere Serilme: I | |
Yere Serilme: II | |
Yere Serilme: III | |
Ağır Darbe Alma: I | |
Ağır Darbe Alma: II | |
Gruba Katılma: I | |
Gruba Katılma: II | |
Gruba Katılma: III |
Stories
Title | Text |
Karakter Ayrıntıları | Gece Rüzgarının Ustalarının bölgesi Natlan'ın tam merkezinde, Kutsal Alev Stadyumunun batısında yer alır. Uzaktan bakınca dağ vadilerinde belli belirsiz parıldayan mor bir sis bulutunu andırır. Bu kabilenin üyeleri de başkaları üzerinde benzer bir izlenim bırakır. Diğer kabileler tarafından bilge, gizemli ve şifreli konuşmayı seven insanlar olarak bilinirler. Şifalandırma veya fal bakma gibi bir görevden dolayı seyahat etmedikleri sürece nadiren kabile dışında görünürler. Gelgelelim Ororon bir istisnadır. Kalabalığa karışmayı sevmesinden değil, yaban hayatı keşfetmeye olan ilgisinden ileri gelir bu. Çok az kişinin girmeye cesaret edebileceği, on Tatankazorun bile onu geri çıkaramayacağı yerlere gider. "Çok az kişinin girmeye cesaret edebileceği" yerlere gitmesi lafın gelişi değildir üstelik. Onunla konuşan herkes çok iyi bilir ki onun kafasından geçenlere uyum sağlayabilmek... Bir imtihandır resmen. Hem akıllı hem azimli olmayı gerektiren bir sınavdır. Gelgelelim Ororon'un niyeti hiçbir zaman bunun bir imtihan olarak görülmesi olmamıştır. Çoğu sözünün ve eyleminin ardındaki nedenler aslında çok basittir ve gereğinden fazla yoruma ihtiyaç duymaz. Bir gün Ororon'un yabandaki evinin yanından geçen iyi kalpli bir yolcu, endişeli bir ifadeyle "Gördüğüm kadarıyla burada bir başına yaşıyorsun... Kabilenden biriyle ters düşmüş falan olmalısın. Yardım edebileceğim bir şey var mı?" diye sordu. "Tabii ki yok." Ororon bahçe işlerine bir anlığına ara verdi, ayağa kalktı ve çevresindeki Filojiston Bitlerini gösterip içtenlikle şöyle yanıtladı: "Bu ufaklıklar burada olmayı seviyorlar, ben de onlara eşlik etmeyi." |
Karakter Hikayesi 1 | Kadim Adların varlığından ötürü Natlan halkı genel olarak adlara büyük önem verir. Ororon da büyüdüğü ortamdan etkilenerek etrafında bulunan, gerek canlı gerek cansız her varlığa bir ad verme alışkanlığı edinmişti. Bazı adlar vardır ki verildiği varlığa ömrü boyunca eşlik eder. Bir çiçeğin adı o çiçek solana, bir fincanın adı o fincan kırılana dek yaşar, bu nesnelerin miadı dolduğunda adlarının da miadı dolar. Yalnızca bir dakikalığına var olsalar dahi amaçlarını yerine getirmiş, potansiyellerini gerçekleştirmiş sayılırlar. Bazı adlar ise zaman içinde değişir. Aslında değişen Ororon'un duyguları değildir; adın "sahibi" deneyimsel bir dönüşüm yaşamıştır ve bu yüzden yeni, daha uygun bir adı hak eder. Ne de olsa giderek şişmanlayan bir Sürüngene "Tığ Gibi" demenin bir anlamı yoktur, değil mi? Bununla beraber adın anlamı üzerinde çok fazla durmaz. Ororon her şeyden önce anlaşılır adlar verir ve anlamları gayet belirgindir. Ayrıca bu adlar sadece birer referanstır, onlara derin anlamlar yüklemez ve duygusal karşılıkları yoktur. Onun için tüm adlar değerli, tarafsız ve adildir, iletişimi kolaylaştırmaya yarar. Kendi adını da böyle görür. Tek fark, adının ne anlama geldiğini bilmemesidir. Ororon adı, Ororon'un bebekken içine sarılı halde bulunduğu kumaşın üzerinde yazılıydı. Ne anlama geldiğini bulmak için eski kitapları araştırdı, bazı büyüklerine sordu ancak aynı ada sahip başka birinin izini bulamadı, anlamıysa muammaydı. Belki ninesi yaşlı olduğundan, belki kumaştaki yazı okunaksız olduğundan, belki de her iki nedenden dolayı ninesi adını yanlış okumuş olabilirdi. Bunun ardındaki gerçeği elbette kendi başına bulması gerekecekti. Çünkü olur da ninesine böyle bir şey sorma gafletinde bulunursa alnına sert bir fiske yiyeceğinden hiç şüphesi yoktu. * 2. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Karakter Hikayesi 2 | Gece Rüzgarının Ustaları halkı her türlü hikayeyi, efsaneyi ve tarihi bilgiyi kaydetmek için dokuma parşömenler kullanmayı tercih eder. Kumaşa dokunan iplik desenleri sıradan yazılı kayıtlar gibi ayrıntılı olmaz, daha ziyade dokumacının duygularını yansıtan soyut ve kavramsal şekillere yöneliktir. Başka bir deyişle, öznel yeniden yaratım, sürecin önemli bir kısmını oluşturur. Ana konu olarak neyin işleneceği, arka planın ne olacağı, neyin öne çıkarılacağı ve neyin basitleştirileceği gibi detaylar dokumacının üzerinde düşünmesini ve yaratıcılığını gerektirir. Bu detaylar prensipte basit görünse de Ororon'u şaşkınlığa uğratmıştır. Ororon her şeyden önce çeşitli unsurların temel ve ikincil öneme sahip olacak şekilde ayrılmaları gerektiği fikrinden rahatsız olmuştu. Ona göre her şey eşit derecede önemliydi, bu yüzden karakterler ve arka planları ya da binalar ve manzaraları için eşit miktarda dokuma malzemesi kullanılmalıydı. Yerdeki Sürüngen Pençesi Kaktüsünün üzerinde bulunan çiy damlaları dahi tasvir edilmeyi hak ediyordu, kabile büyüklerinin yüzlerindeki kırışıklıklar da kumaşın üzerinde canlı bir şekilde göze çarpmalıydı mesela. Bu durum iki numaralı soruna yol açtı. İşin aslı, dokuma söz konusu olduğunda Ororon'un sabrı bir hayli sınırlıydı. Adil olmak adına ister kapının dışındaki koca bir ağaç ister ağacın gölgesi altındaki insanlar olsun çizgiler aynı sayıda katmandan ve aynı seviyede ayrıntıdan oluşmalıydı. Sonuç olarak kumaştaki her şeyi belirli bir düzeye kadar basitleştiriyordu, öyle ki ortaya koyduğu ürüne dokuma parşömen demek bile imkansız hale gelmişti. Desenli bir havluyu andırıyordu daha çok. Bazı şeyleri öğretmek zordur, özellikle de doğal yeteneğe ihtiyaç duyulan sanatsal alanlarda. Ororon, Ley Hatlarını incelerken ruhsal farkındalık ve sezgi sahibi olmak gibi olağanüstü yetenekler gösterdiği için usta zanaatkarlar, onu dokuma alanında mükemmelleşmesi için zorlamaktan vazgeçtiler. Bunun yerine parşömen dokumayı bir hobi olarak görmesine ve gönlünden geldiği şekilde devam ettirmesine izin verdiler. Ororon bu durumu kendi avantajına çevirmeyi bildi, sınırları zorlama konusunda ustaydı çünkü. Daha sonra kumaş ve iplik kullanmayı bırakarak fikirlerini hızlı ve etkili biçimde kaydetmek için kalem ve kağıt kullanmayı tercih etti. Sonuçta yalnızca birkaç çizgiyle olayın özünü kavrayabiliyorsan bu kadar yavaş ve emek isteyen bir dokuma sürecine girmenin ne anlamı vardı ki? Ayrıca Gece Rüzgarının Ustaları halkı grafiti konusundaki maharetleriyle biliniyordu, bu nedenle diğer kabilelerden insanlar Ororon'un çizimlerini gördüklerinde şaşkınlıklarından küçük dillerini yutar ve bunların gizemli kutsamalar içeren kadim oymalar olduğunu düşünürlerdi. Gelgelelim Ororon'un pek de işe yarar bir şey çizdiği görülmemişti. Onun en anlamlı ve en özenerek çizdiği eseri, Ifa'nın kliniğinin önündeki afiştir. Çizgileri düzgün, renkleri canlıdır, ayrıca... "Zavallı Sürüngenin kanatları bandajlı olduğu için çizimin o kısmına daha çok kafa yordum. Bütünün büyük bir kısmını oluşturmuyor olsa da seni çizerken kullandığım kadar mürekkep kullandım." Ororon'un gözlerindeki samimiyeti gören ve müthiş bir dinginlik duygusuna kapılan Ifa "Güzel." demekle yetindi. "Kendimin hiç bu kadar gerçekçi bir tasvirini görmemiştim daha önce. Emeğine sağlık dostum." * 3. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Karakter Hikayesi 3 | İyilik eden iyilik bulur. Bu diyarda Ororon'un hem insanların hem de diğer canlıların nezaketini kazanmasını sağlayan yegane sebep, Ororon'un dünyadaki sayısız varlığa gösterdiği sevgidir. ... Bu işin şakası tabii. Aslında işin iç yüzü hiç de göründüğü gibi değil. Çoğu insanın Ororon'a iyi davrandığı doğrudur ancak bunun onun doğa sevgisiyle hiçbir alakası yoktur. Asıl neden, ona duyulan sempatidir. Ororon dağlarda terk edilmiş bir bebekti, ona bakacak bir akrabası yoktu ve tek başına hayatta kalması mümkün değildi. Ona yiyecek ve giyecek sağlamak da öyle aman aman zor şeyler değildi, üstelik bir çocuğun sağlıklı büyüyüp güçlendiğini görmenin getirdiği bir tatmin duygusu vardı şüphesiz ve bu duygu, ona bakmanın zorluğuna ağır bastı. Bu yüzden, onun bakımını üstlenmek işten bile sayılmazdı. Diğer neden ise insanların onu seviyor olmalarıydı. Ororon geçinmesi kolay (çoğu zaman), dürüst (genelde), sessiz, hassas ve çalışkan biriydi. Çatılara tırmanıp kiremitleri kırmak gibi yaramazlıkları yoktu. Hatta kendi başına ekin ekmeyi ve Filojiston Biti yetiştirmeyi bile öğrendi, böylece kendi ayakları üstünde durabildi. Çevresindekilere sıkıntı yaratmayan (genelde) bir delikanlı olarak zaten sevilmesi kolay biriydi. Ve sonuncu neden ise -ki bu en az geçerli olan nedendir- suçluluk duygusuydu. Ororon parçalanmış bir ruhla doğmuş olduğu için, kabile halkı onu ilk bulduğu zaman bu sıra dışı durumundan faydalanarak Natlan'ın Ley Hatlarını onarmak üzere bir yöntem geliştirmeye çalıştılar. Sonucu hayırlı mı oldu hayırsız mı orası bilinmez ama Ororon'un feda edilmeye çalışıldığı bu deney başarıya ulaşmadı. Bu deney, çözümü olmayan ahlaki bir ikileme yol açtı ve bazı kabile büyüklerinin suçluluk duygusu yaşamasına neden oldu. Ororon büyüyünce neler olduğunu öğrendi tabii ki, saklamaya çalışmanın bir anlamı yoktu çünkü ve saklamak yalnızca gereksiz sorunlar yaratacaktı. Ancak kendisi bu duruma hiç gücenmedi, hatta öğrendiğine sevindi çünkü bir yalanla yaşamaktansa zor da olsa gerçeği öğrenmek daha tercih edilir bir durumdu onun için. İnsanların ona göz kulak olmalarının ardındaki çeşitli nedenlerin hepsinin farkındaydı. Bu neden ister sempati ister sevgi ister suçluluk duygusu ya da bu üçünün birleşiminden ileri gelsin, bunu kabullenmeye hazırdı. Ifa'nın da dediği gibi, insanlar arasındaki sosyal ilişkiler son derece karmaşıktır. Neyi neden yaptıklarını anlamak için zaman ve çaba harcamak yerine sonuçlara ve eylemlere odaklanmak daha iyidir, üstelik strese de iyi gelir. Sonuç olarak, insanların ona gösterdiği ilgiyi ve şefkati gören Ororon buna nezaketle karşılık vermeyi seçti. Durum özetle bundan ibaret. "Veteriner olduğum için şanslıyım." dedi Ifa. "İnsanları tedavi eden bir doktor olsaydım işim çok daha karmaşık olurdu..." Ifa konuşmaya devam edip bir dizi tuhaf tıbbi rahatsızlık sıraladı ama Ororon'un zihni kısa sürede başka yerlere kaydı. Ifa'nın saydığı hastalıklar ne kadar tuhaf olsalar da Ororon'un kendisinden bile tuhaf olabilirler miydi? "Aslında düşününce... Ben de hasta sayılırım, üstelik tedavim de yok." diye geçirdi içinden Ororon. Düşünmeye devam etti, normal insanlardan farklı görünen kulaklarına bakılacak olursa o da hastalıklı bir hayvan sayılmaz mıydı? "Hımm... Belki insanlar da birer hayvandır." diye düşündü. Ororon bunları düşünürken Ifa'nın bitmek bilmeyen lafını yarıda kesip "Hastalanırsam veterinere mi gitmem gerekir?" diye sordu. Lafı ağzına tıkanan Ifa uzun uzun Ororon'a baktı. "... Söylediğim hiçbir şeyi dinlemiyordun, değil mi?" "Topu bana atarak cevaplamak istemediğin sorulardan kaçamazsın." dedi Ororon bunun üzerine. * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Karakter Hikayesi 4 | Gece Rüzgarının Ustalarının kadim metinlerini ve dokuma parşömenlerini inceleyecek sabra ve vakte sahipseniz ele aldıkları konuların çeşitliliği karşısında şoka uğrarsınız. Mesela basımı birkaç asır önce durdurulmuş Inazuma resimli romanlarını kim okumak ister ki? Ya da yanmış kağıt küllerinin 3.600 farklı formunun analizini ve bunların kutsal uygulamalarını bir araya getirmekle kim uğraşır? Bu konular her nereden çıktılarsa, maalesef bunları okuyup düzenleme işi Ororon'a kalmıştır. Tarihi kayıtlarda geçen parçalanmış ruhlarla alakalı ifadelerden dolayı başta bunları incelemeyi kendi istemişti ancak "Ley Hatları", "Gece Lordu" ve "ruhlar" gibi kelimeler türemeye başlayınca Ororon çok geçmeden kendini kurgusal olmayan eserler, hatta fantastik romanlar okurken buldu ve kitap yığınları kısa süre içinde Cacahuatl Dağı gibi yükselmeye başladı. Aslında Ororon kütüphaneciliğe kendi isteğiyle soyunmuştu, ancak nihayetinde kendisiyle hiçbir alakası olmayan bir bilgi denizine dalmıştı. "Aslında o kadar da meraklı değilim..." diye düşündü bıkkın bir halde. Ama yapacak başka işi yoktu ve saatlerce okuma yapmak o kadar da boş bir iş sayılmazdı. Şimdiye kadarki en mantıklı açıklamayı mistik yaratıklar hakkındaki eskimiş bir hikaye kitabında bulmuş ve buna kendisi de şaşırmıştı. Kitapta geçenlere göre uzak geçmişteki Hükümdarlar Savaşı sırasında bazı Hükümdarlar canavarların ve insanların soylarını birleştirmeyi denemişlerdi. Amaçları üstünlüğü ele geçirmek olan Hükümdarlar, sıradan ölümlülerden daha güçlü savaşçılar yaratmak istiyorlardı. Bu girişimlerin çoğu başarısız olmuştu lakin bazı kusurlu kalıntılar varlığını bugüne değin sürdürebilmişti. "Kulağa mantıklı geliyor." diye düşündü Ororon. "Ama sonuçta bu bir hikaye kitabı..." "... Gerçi, hikaye kitabı olsa da gayet mantıklı duruyor." Pratik bir açıdan baktığında yirmi küsur yaşındaki zihniyle ne kadar uğraşırsa uğraşsın gerçeği asla ortaya çıkaramayacağını düşünüyordu. Bazen sınırların olduğunu ve bilgisizliğini kabul etmen ya da kendini eğlendirecek bir hikaye uydurman gerekir. Sonunda Ororon artık bir kelime daha okuyamayacak raddeye geldi. Birkaç dakika düşünüp kendince basit bir gerekçe buldu ve şöyle dedi: "Tıpkı bir yapboz gibi. Uymayan parçaları zorla bir araya getirdiğinde bozulmaların, uyuşmazlıkların ve kopmaların görülmesi kaçınılmaz." Ve yirmi küsur yıl önceki o gün, uyumsuz yapboz parçası Ororon'un ta kendisiydi ve soğuk, sert taşa düşme talihsizliğini yaşamıştı. * 5. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Karakter Hikayesi 5 | Havanın iyi olduğu bir gece geç saatlerde Fatui üyeleriyle birlikte kamp ateşinin başında oturmuş, sessizce anlatılanları dinliyordu. Kendisi ve aralarına sonradan katılan Yüzbaşı dışında herkes bir şeyler anlatıyordu. Askerler çekingen davranmıyorlardı. Onun, komutanlarıyla birlikte çalıştığını biliyorlardı. Konuştukları konular önemsizdi ancak onun varlığından dolayı kısıtlanmış hissetmeden özgürce konuşup güldüler. Bir asker ona yaşını sorduktan sonra "Ateş Suyu" adındaki renksiz içecekten ikram etti. Dikkatlice bir yudum aldıktan sonra içeceği askerler gibi fondip yapınca büyük bir coşkuyla karşılandı. Nedendir bilinmez ama bunu yaptıktan sonra çok daha iyi hissetti. Etrafındaki askerler onunla önemsiz konular üzerine sohbet etti, ara ara hep bir ağızdan şarkılar söylediler. Ororon'un söyleyeceği pek bir şey yoktu, bu yüzden sessizce oturmakla yetindi. Bazen ateşi seyrediyor bazense gökyüzüne dikiyordu bakışlarını. Göğün yerden ne kadar uzakta olduğunu düşündü. Yıldızlar kendi başlarına tahıl tanesi gibi görünüyorlardı ama birlikteyken bir sisi andırıyorlardı. "Yıldız Sisi" diye geçirdi içinden. Fena isim değil... Daha sonra tüm Fatui askerlerinin böyle olmadığını öğrendi. Bunlar Birinci Habercinin komutasındaki seçkin askerlerdi. Deneyimli ve yaşça büyüklerdi, ayrıca katı bir ahlak anlayışları vardı. Ancak sohbet ettiği bu askerler dışında ondan daha genç olan, hal ve hareketleriyle sinirini bozacak türden askerlerin de var olduğunu öğrendi. Fakat yıldızların açıkça görülebildiği rüzgarsız gecede bu bilgi onu rahatsız etmedi. Tüm endişelerinden arınmış bir halde dostça bir sohbetin ve kendisine ikram edilen tuhaf lezzetli likörün eşliğinde anın tadını çıkarıyordu. Bir daha böyle bir gece yaşanmayacaktı, hissetmişti bunu o zaman. Tıpkı ikinci bardak uzatıldığında Yüzbaşı'nın araya girip kendisini durdurması gibi. İlk bardak dokunmamıştı aslında fakat iyi içebilme potansiyeline sahip olsa da bazı şeyleri tadında bırakmanın daha doğru olduğunu biliyordu. Gelgelelim Ororon itaatkar bir tip değildi. Daha sonra ona içki koyan askeri çaktırmadan takip edip ona Ateş Suyunu nasıl mayalayacağını sordu. Eğer gece göğü kadar berrak bir likör yapabilirse ilk şişeye "Yıldız Sisi" adını verecekti. * 6. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Atıştırma Kutusu | Bu atıştırmalıklar insanlar için değil, vahşi hayvanlar için. Farklı hayvanların tercihlerine göre farklı bölümlere ayrıldılar. Çoğu hayvan oldukça akıllıdır ve Ororon'un yaptığı gözlemlere göre, çoğu kişinin düşündüğünün aksine insanlar ve hayvanlar arasındaki fark aslında o kadar da büyük değil. Birçok insan önceki nesillerin bilgi birikimini miras aldığı için başarılı hayatlar yaşarlar, bu açıdan bakıldığında hayvanların zorlu doğa şartlarında hayatta kalabilmek için ortaya koydukları zeka çok daha etkileyicidir. İnsanlarla birlikte yaşarken onlardan yardım almak da hayvanların öğrendiği kestirme bir yoldur. Ororon bazen kendi halinde yürürken aniden ağır bir şeyin sırtına indiğini hisseder. Eğer yeterince hızlı tepki veremezse daha sonra pelerininde fazladan birkaç uçan sincap pençesi iziyle karşılaşabilir. Ororon aynı zamanda hayvanların kendi aralarında bir iletişim yöntemleri olduğuna inanır. Hatta hayvan ulakların insan ulaklara kıyasla çok daha yetenekli olduğunu, çünkü karada ve havada seyahat etmelerinin yanı sıra diğer türlerle iletişim kurmak için bir sürü farklı dil ile lehçe bilmeleri gerektiğini düşünür. Natlan'daki hayvanların hemen hepsinin dilinde "Ororon'un cebinde yiyecek var!" sözünün bir karşılığı olabileceği düşüncesi gülümsetir onu. Yemeği beleşe getirmeyi kafaya koymuş bu misafirleri geri çevirmek için kendince yöntemleri olsa da onları asla kullanmazdı. Gittiği her yerde hayvanlar onu kendilerinden biri gibi karşılarlar ve bu, herkesin sahip olabileceği bir ayrıcalık değildir. Elbette her hayvanın bir kişiliği vardır, bu nedenle minnet duygularını gösterme biçimleri değişkenlik gösterir. Mesela Kinich'in yanındaki Ajaw oldukça acayiptir. Kendisine verilen her şey zaten onun "doğal hakkıymış" gibi davranırdı ama aynı zamanda, yanında insan olmadan hayatta kalamaz gibi bir hali vardır. Ororon genelde onun söylediklerine aldırış etmez. Yiyeceği önünde sallandırır ve Ajaw'ın gözlüklerinin arkasından yiyeceği takip edişini seyreder. (... O parlak noktalar onun gözleri olmalı, değil mi?) Eğer Ajaw terbiye sınırlarını aşarsa Kinich, henüz Ajaw yemeğini yiyemeden onun ağzını açmasını yasaklar. Cacucu ise onun tam tersidir, tatlı dilli bir yoldaştır. İnsanların kullandığı kelimelere dair sınırlı bir anlayışı olsa da söylediği şeyler hep duygu dolu olur, mesela "Senden iyisi yok dostum!" gibi. * 4. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
Önsezi | İlk gece soğuk bir taş mağara gördü rüyasında. Yan tarafa dönünce arkasındaki mağara girişini gördü, ay ışığı hüzmeleri mağaranın içine beyaz kumdan mızraklar gibi saçılmıştı. Mağaranın derinliklerine bir gıdım bile ışık ulaşamıyordu gerçi. Sanki içeride yoğun bir siyah sis varmış gibi hafif bir hışırtı duyuldu. Uzattığı eline su damlacıkları düştü. Yapış yapıştı. Ortam nemliydi ve nemin içinde de besinler vardı. Başıyla onayladı, hayat kök salabilirdi burada. Tam o anda uyandı. Güzel bir rüya sayılmazdı, kabus da denemezdi ama. Rüyasında üşümüştü. Gece soğuk mu oldu acaba? "Yarın daha kalın bir battaniye alayım." diye düşündü. İkinci gece yakıcı bir rüzgar girdi rüyasına. Soluk taş sütunlar ve kızıl çizgili süslerle kaplı bulutlardan başka bir şey görünmüyordu. Bulutları gördüğüne göre gökyüzünde olmalıydı. Güneş veya ateş yoktu ortalıkta ama yoğun bir sıcaklık vardı havada, öyle ki ruhuna işliyordu adeta. Nerede olduğunu bilmiyordu ama sona geldiğinden emindi bir şekilde. Bir adım daha atsa ulaşacaktı... Sadece bir adım daha... Korkuyla uyandı. Normalde sıcaklık cezbederdi insanları, kendisi de her zaman Natlan'ın alevlerini sevmişti ama o rüyadaki saf sıcaklık içini korkuyla doldurdu. "Doğru bir karar olmadı" diye düşündü başını iki yana sallayarak. Rüyayı mı yoksa gerçekliği mi reddettiğinden emin değildi. Görünüşe bakılırsa Alpaka yünü battaniye bu mevsim için biraz fazlaydı. Üçüncü ve son gece ise zifiri karanlık bir evren ve aynalardan oluşan bir labirent gördü. Çevresini kuşatan iç içe geçmiş aynalara baktı, sayısız Ororon ona bakıyordu aynaların içinden. Hayali bir sesin "Eğer gölgen yeterince yansırsa belki tüm parçalarını bir araya getirebilirsin!" dediğini işitti. Ses ne dostça ne düşmancaydı, tarafsız bir gözlemcinin alaycı tonu vardı. Ama bir yansıma aslında burada olmayan bir şeyi nasıl gösterebilir? Hem bu loş yerde aynaların içinde hareket eden şey de nedir? Alışılmadık şekilde sinirlendi ve "Eğer tamamen gölge olsun istiyorsan biraz ışık yaksan hiç fena olmaz!" diye bağırdı. Anlaşılan insanlar rüya görürken de duyabiliyorlardı, zira onu uyandıran şey rüyasındaki bağırışıydı. Bu sefer rüyasının nedenini açıklama zahmetine bile girmedi, çünkü sıcaklık ve battaniye artık geçerli bahaneler değillerdi ve bu durumdan sıkılmıştı. Tamamen uyandıktan sonra dahi bir öfke hissediyordu içinde, bir ağırlık vardı üzerinde. Ancak kıyafetleri ve taşıdığı eşyalar gayet hafifti. Göğsünde hissettiği bu ağırlık, tanrıların sözde bakışlarıydı meğer. * 6. Arkadaşlık Seviyesinde açılır. |
87 responses to “Ororon”
Ororon jump is higher than kazuha, very useful for exploration