 | Name | Ufairah’ın Notları |
| Type (Ingame) | Görev Eşyası | |
| Rarity |  | |
| Description | Ufairah’ın Notları |
Item Story
| Canımdan çok sevdiğim kızım Jeht'e, Sana binlerce öpücük gönderiyor ve sıcacık sarılıyorum. Nurlu ay ışığının nimetleri ve parıldayan güneşin esenlikleri seninle olsun! Sen bunu okuduğunda çoktan zeki ve güzel bir genç kadın olacağını hayal ediyorum... Bil ki ben bu gece buradayım ve senin gelecekteki güzelliğini hayal ediyorum. Benim zekam ve güzelliğim ile babanın inatçı azmi sende birleşmiş olmalı! Akademinin mezuniyet elbisesini giydiğini hayal ediyorum. Kendi yuvanın başında aile olmakla gurur duyduğunu hayal ediyorum. Jebrael'i ve kendimi yaşlanmış halimizle, seni ise harika bir hayattan zevk alırken görüyorum... Haha! Aklından neler geçtiğini biliyorum, seni kötü çocuk! Beni utandırmak için bu kelimeleri yüksek sesle okuman gerektiğini düşünüyorsun, öyle değil mi? Ne olursa olsun, bizim için hayal ettiğim güzel ve mutlu bir geleceği, yazdığım bu umutları ve iyi dileklerimi bir bir yaşamanı istiyorum. Düşününce biraz garip geliyor. Bu defterin aslında bir akademik defter olması gerekiyordu... Ama sana karşı beslediğim umutlarla ve hayallere doldu. Anneler hep böyle midir? Yani... Duygusal mıdır? Umarım birbirimizle gurur duyabileceğimiz o güne kavuşuruz. Kader küçük kum yığınımızı bir enkaz haline getirse de ve tüm güzel beklentilerimiz kaybolsa da... Bir gün gözlerimin içine bakıp, anne olarak tecrübesiz de olsam aramızdaki ilişkinin pişmanlıklarla dolu olmadığını bana söylemeni ümit ediyorum. Sana iyi bir aile veremediğim için üzgünüm. Ama senin annen ve Jebrael'in de eşi olabildiğim için çok mutluyum. Ah, tam da şimdi ben bu satırları yazarken, sen benim kollarımda ortalığı birbirine katıyorsun ve ellerini mürekkebe daldırıp yüzünü boyuyorsun. Ressam mı olmak istiyorsun ya da anneni kabuslardan kurtaracak bir gezgin çöl iblisi mi? Pekala, hadi bakalım. Şimdi uyuman gerek benim yavru ceylanım. Seni huzurlu bir şekilde uyutacak bu şarkıyı yazayım bari. Beni unutmadığın gibi bu şarkıyı da unutma: Ey çorak toprakların üzerinde yükselen yıldızlar, Ey gündüzden yorgun düşen bülbüller, Başınıza ne kadar da yakışmış o taçtan güller, Üzüm şarabı günün yorgunluğunu nasıl da temizler. Uyu bebeğim, uyu. Sonsuz Vaha'ya gelir yalnız avareler, Buradan berrak pınarlar geçer, Hatıralar çok tatlıdır, sanırsın şeker. Uyu bebeğim, uyu. Altın rüyalar sizi çağırıyor, ey diyar diyar dolaşan kum taneleri. İçmeyin o tuzlu suyu, yoktur artık gereği; Zira uçup gitmiştir çoktan yarının kederi. |
a real broken bis that cannot be use by other characters.